Kaç gündür tartışıyoruz ,düşüncelerimizi savunmak için konuyla ilgili videolar,yazılar gönderiyoruz.Ama sanırım bunları doğru düzgün izlemiyor ve değerlendirmiyoruz.Ben gücüm yettiği kadar evetçilerin ve hayırcıların argümanlarını araştırdım,herkesin dediğini anlamaya çalıştım.Hayır diyecektim ama neden hayır dediğimin de bilincinde olmalıydım.Okuduklarım,dinlediklerim beni evet noktasına getirseydi inanın evet diyecektim ne kadar iktidardan memnun olmasam da.Ama ikna olmadım.Artık son kez içimdekileri,bildiklerimi söyleyim;artık söz milletin,eğrisiyle,doğrusuyla.
Hsyk nın 21 üyesinin 16 sı doğrudan ve dolaylı olarak iktidara bağlanıyor.Geri kalan 5 bağımsız üyenin kurulun bağımsızlığını sağlaması mümkün değil.Burada amaç zaten iktidarın baskısını hisseden ilk derece üstündeki baskıyı iyice arttırmak.Hsyk bu şekilde değiştirildikten sonra tek bağımsız olan yargıtay ve danıştay da Hsyk vasıtasıyla bağımlı hale getirilmektedir.
Adalet bakanı ve müsteşarın Hsyk daki konumları da ayrı bir tartışma konusu.Aslında toplumda bakanın ve müsteşarın hsyk da bulunmaması yönünde bir uzlaşma mevcut,fakat iktidar bunlardan vazgeçmemiş.Bakalım gerçekten bakan bazılarınız dediği gibi etkisizleştiriliyor ya da sembolik mi?Adalet bakanının şu yetkileri olacak:
1) Kurulu temsil ediyor ve kurulun başkanı
2) Bir mahkemenin kurulması ve kaldırılması teklifi bakandan geliyor
3) Hakimler ve savcılar hakkında soruşturma ve inceleme işlemlerine olur verme yetkisi bakana ait
4) Genel sekreteri bakan atıyor
5) Merkeze bağlı kuruluşlarda geçici veya sürekli istihdam edilecek haim ve savcıları atamak bakana ait
6) Adalet müfettişlerini atamak bakana ait
İşte "yetkisizleştirilen" bakanın yetkileri.Müsteşar zaten doğal üye olarak hsyk da ve bilindiği gibi bakanın memuru ve kurulu kilitleme yetkisine sahip.(şimdi olduğu gibi).İstişare raporları denilen raporlarda da bakan ve müsteşarın kurulda bulunmasının erkler ayrılığı yönünden sorun yarattığı da vurgulanmaktadır.7 yıl bu değişikler üzerinde çalışıp sözüm ona tüm toplumsal katmanlarla görüşüp onların düşüncelerini dikkate alan iktidar vazgeçememiş bakanından ve müsteşarından.Bu nasıl demokrasiyse Hsyk nın kendi başkanını seçme yetkisi yok çünkü başkanı iktidarın atadığı adalet bakanı.(bu düzenlemeyle eskiden sadece kurulu temsil eden bakan şimdi kurulun başkanı da olacak.)
159 uncu maddeye göre adalet bakanı merkez teşkilatını,ilgili ve bağlı kuruluşları ve iç denetçileri atayacak.Şu anki yasaya göre ise sadece merkez teşkilatını atıyor.Nasıl da "etkisizleştirilmiş " bakan değil mi?Burada ilgili kurluş dediği Adalet akademisidir ve tamamını adalet bakanı atamaktadır.Halbuki istişare raporlarında Adalet akademisinin yapısının özerkleştirilmesi isteniyordu.Bağlı kuruluşlardan kasıt ise Adli tıptır ve bu kuruluşun tamamını da adalet bakanı atamaktadır.
Tekrar söyleyeyim, şu anda adalet bakanı sadece kurulu temsil ederken bu düzenleme ile kurulun yönetimi ve temsili bakana bırakılmış.Ayrıca kurulun gündemini belirleme yetkisi bakana bırakılmış.Bakanın gündeme almadığı bir konunun kurulda görüşülmesine imkan yoktur artık,ister bakan kurula katılsın isterse katılmasın.
Yargıç ve savcılar idari açıdan Adalet bakanına bağlıdır ve bunu 12 Eylül zihniyeti getirmiştir;(140/6 maddesi) ama iktidar bunu muhafaza etmiştir.12 eylül ile hesaplaşıyoruz...
Hsyk nın tüm kararlarına karşı yargı yolu açılmıyor artık;çünkü adalet bakanının kurul başkanı olarak yaptığı hiçbir işlem yargı denetimine tabi olmayacak artık.Fakat şu anki uygulamada Adalet bakanının verdiği karalara karşılık idari yargıya gidilebiliyordu.
Son olarak maddelerin bir bütün halinde oylanmasını da halkın iradesine saygısızlık olarak görüyorum çünkü içinde onay verdiğim ve vermediğim maddeler olacak ve ben hepsine ya evet ya da hayır demek zorundayım.
Asıl sorun böyle bir güce sahip herhangi bir iktidarı hangi bağımsız yargının denetleyeciği.Başımıza kim gelirse gelsin bizleri adalet ile yöneteceklerine dair eminmiyiz ki milletin iradesi diyip duruyoruz.Kaldı ki çoğu kişinin neden evet ya da hayır kararlarını kendi düşünceleri ile verdikleri konusunda benim çekincelerim var;çoğu maddelerden ve içeriklerinden bile habersiz.Bilinçsiz bir irade irade olmayı hakeder mi bilmiyorum.Kararlarımızı kendimizi bir yerlere ait hissederek,onların aklı ile değil de kendi akıl ve irademizle vermeliyiz;amiyane bir tabir ama sürüleşmemeliyiz.
Birilerini kırdıysam özür dilerim.Kararım kendi irademin , aklımın ve araştırmalarımın sonucudur.Umarım Allah bu milleti her zaman iyiye ve güzele yöneltir.
* Tmoz üyeliği için gmail kullanmanız önerilir.
* Google DNS numaraları: 8.8.8.8 / 8.8.4.4
* Kitap yazarları veya yayın sorumluları piyasaya çıkardıkları yeni kitaplarını tmozda duyurması faydalıdır. Aynı yayının sık sık afişe edilmemesi gerekmektedir.
* Kitap istekleri için kişisel bilgilerinizi guruba göndermeyiniz. İlgili kişiye özelden bildiriniz. Sahibinin izni olmadan taranmış kitaplar göndermeyiniz.
* Soru veya çözümler için jpg, gif, png gibi sıkıştırılmış resim formatları kullanmalısınız.
* Haklı veya haksız hiçbir nedenle kişisel hakaretlerde bulunmayınız.
* Sorumluluğunu almayacağınız hiçbir mesaj göndermeyiniz.
* Konu başlığına içerik tanımlayıcı kısa bir ifade yazınız. Küçük harf kullanınız.
* Beğenmediğiniz bir mesajla ilgili polemikler oluşturmayınız.
* Spam mail veya rahatsızlık boyutunda mesaj göndermeyiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder